Doğuda ve Batıda Maji Dr. Israel Regardie Bölüm 2

Seromoninin başında bütün güç ve varlıklar dikkatli bir şekilde uygun defetme ritüelleri ile defedilmektedir, böylece seremoninin uygulanması için temi ve kutsal bir alan açılmış oluyor. Ama bu kutsanmış küresel alanın içine şeylerin beş bölmesine tabi bütün elemental varlıklar çağrılır. Dönüştürülecek bu güçlü cisim magusun küresindeki nahoş elementleri emerek temizledikten sonra Komünyon ve inen ışıldayan Işık tarafından kutsanır ve takdis edilir. Operasyonun tamamı aşağıdaki hitabeyle kapanır:



"Oyum, O Doğumsuz Ruh, ayaklarından görebilen, kudretli ve ezeli ve ebedi Ateş. Oyum, O Hakikat, yeryüzünde şerliğin varoluşundan nefret eden. Oyum, O Şimşek çarptıran, yıldırım yağdıran. Oyum, O yeryüzüne yaşam veren yağmurları yağdıran. Oyum, O daima ağzından alevler fışkıran. Oyum, O Işığın içine doğuran ve tezahür ettiren. Oyum, O Dünyanın Nuru, Adım da Yılanla Sarılı Kalptir."

Bu Osiris tanrı formunun yeniden formüle edilmesine denk gelir ve son hitabenin her sözüyle majisyen bunların o anda dahi Işığı üzerine inen Tanrının ilahi özelliklerine uyduğu hayalini etmek için çaba verir. Nihai sonuç aydınlanma ve vecittir, magusun şuurunun bütün yaşayanların şuuruyla özdeşleşmesi, bütün uzay ve zamanı kapsayan Tek Yaşam ile, Işık ile tarif edilmez bir birlik.

Ümit ederim ki, maalesef son birkaç yıldır birçok kişi tarafından inanıldığı gibi Batı Maji kavramları hiç bir şekilde Tibet ve Doğuda yaygın olanlara kıyasla noksan değildir. Sadece felsefi yapılarında bazı değişikler vardır. Bu farkın kaynağı değişik psikolojik ihtiyaçlarda yatar ve bunlar hiç bir zaman uzlaşmaz değildir.



Burada Doğu ve Batı arasında ortak çeşitli majikal ilgi alanlarının arasındaki kıyaslamayla tatmin olmak durumundayım. Bunları kıyaslama arzusu esasen, okuyucunun son derece ilgi çekici diğer konulara rastlayabileceği, Albay Waddell'in gerçekten kapsamlı ve skolastik kitabının okumamdan kaynaklandı. Ancak bence okuyucu Lamaların uygulamaları ve çeşitli seremonilerinin majikal anahtarlarına sahip değilse, olası olarak sıkılır ve bunları tam olarak anlamaz. Derin saygı ve huşu beslediğim Doğu bilgeliğe bir yana, bu durumda Batı maharetiyle geliştirilmiş Teurji'nin etüdü Majikal yolda ruhsal gelişmenin gerçek niteliği konusunda daha iyi ışık tutacağı inancındayım. Doruktaki göz kamaştırıcı vizyona erişmenin yolu çoktur ama amaç tekdir. Olası olarak meditasyon ve yoganın içsel tefekkür süreçleri açsından Doğu, Batıdan çok ileridir. Şüphesiz ki bu konuda "Patanjali'nin Yoga Aforizmleri"nden daha iyi bir kitap yoktur ve Blavatsky'nin Teosofi'yi Batıya getirmesini takdirle karşılıyorum, ama Teurji, Batı ekollerinde güneşli zirvelere tırmanmıştır. Majinin dış dünyanın dikkatinden titizlikle korunduğu, ama bir şekilde başarılı bir şekilde uzun süredir kullanıldığı gizli inisiyasyon sığınaklarımız Doğu sistemlerinin herhangi birinde bulunanlardan daha ince, daha asil ve daha ruhsal bir yoruma sahiptir.

Kendi açımdan, Teurji'nin ideallerini şaşmaz bir şekilde ifade ettiğini söyleyebilirim. Waddell'in kitabına bakılırsa Tibet şemasında açıkça görülen ifrit ve cinlerin dehşetengiz ürkütücülüğü vs. konusunda hiçbir kargaşalı batıl inanç sunmamaktadır. Lamaların bütün majikal çabaları şer ruhların korkusu veya nefretinden kaynaklanıyormuş gibi anlatılmaktadır, ama birçok Lamanın sistemleri konusunda bundan daha derin anlayışları olduğu konusunda hiç şüphem yoktur. Teurji, insanın enkarnasyonun gerçek amacını gerçekleştirmek üzere tekniğinin ruhsal gelişmeyi pekiştirmeye yönelik olduğunu ileri sürmektedir. Bu gelişme bireysel de olsa, amaç kişinin bu vesileyle insanlığın düzenli gelişmesine daha çok yardımcı ve daha iyi katılımda bulunabilmesi içindir, ta ki dünyanın ihtişamı geçip bilgelik güneşi azametli bir denizin üzerinde parladığı o gün gelsin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Teşekkürler